Milli Savunma Bakanı Akar, Mısır ve Yunanistan arasında imzalanan deniz yetki alanı anlaşmasıyla ilgili yabancı bir haber ajansına değerlendirmelerde bulundu.
Türkiye’nin diyalogla bütün problemlerin çözülmesi taraftarı olduğunun altını çizen Bakan Hulusi Akar, ancak Kıbrıs halkı ve Türkiye’nin haklarının korunacağını da vurguladı. Türkiye’nin kimsenin toprağında, hakkında, hukukunda, sınırlarının ötesinde gözü olmadığını belirten Bakan Akar, “Yunanistan’ın Ege ve Akdeniz’de hukuk tanımaz, sadece kendi hak ve hukukunu gözeten bencil tavrı ise hiç uygun değildir. Türkiye’nin tüm faaliyetleri uluslararası hukuka uygun ve ahlakidir. Yunanistan’ın Ege ve Akdeniz’deki talepleri ise dikkatle incelendiğinde, bu taleplerin gerçeklerle bağdaşmadığı hakkaniyet ve uluslararası hukuk uygulamaları ile uyumlu olmadığı görülmektedir” ifadelerini kullandı.
Bakan Akar, Ege’deki adaların altı millik karasuyu, 10 millik hava sahası uygulamasının aklıselim sahibi hiçbir ülke tarafından kabul edilmediğini belirterek, “Bu akıl dışı, hukuk dışı uygulama sadece Yunanistan tarafından yapılmaktadır. Tarihte, günümüzde bunun başka bir örneği yoktur. Diğer taraftan, iki ülke arasındaki ilişkileri belirleyen Lozan Anlaşması’na göre toplam 23 ada gayrı askeri statüde olarak belirlenmiş olmasına rağmen bunlardan 16’sı Yunanistan tarafından silahlandırılmıştır. Tüm bu ve benzeri iddia ve uygulamalara rağmen biz hala diyalog diyoruz” diye konuştu.
Bakan Akar, hakka, hukuka ve akla uymayan hiçbir talebin, girişimin geçerli olamayacağını ve kabul edilemeyeceğini kaydederek, Mısır ve Yunanistan arasında imzalanan anlaşmanın iki ülke halkının çıkarlarına aykırı olduğunu söyledi.
“Mısır ve Yunanistan arasında yapılan anlaşma, hukuki dayanaktan yoksun olmasının ötesinde, Mısır halkının hakkının ihlali, hak kaybı anlamına da gelmektedir. Mısır halkı, bu anlaşma nedeniyle deniz yetki alanı kaybetmektedir. Bu anlaşma, Yunanistan halkının da çıkarlarına esasen aykırıdır” diyen Bakan Akar, şunları söyledi:
“Türkiye karşıtı bir hareket olsun diye yürütülen bu teşebbüs, Mısır ve Yunanistan halkları için hak, refah ve güvenlik kaybına neden olmaktadır. Bu itibarla, Mısır ve Yunanistan kamuoyunun da bu anlaşmayı sorgulaması gerektiğini düşünüyoruz. Türkiye’ye 2 km mesafede, Yunan ana karasına uzaklığı ise 600 km civarında olan 10 kilometrekarelik Meis adası nedeniyle Yunanistan’ın 40,000 kilometrekarelik deniz yetki alanı talep etmesinin yine hakla, hukukla ve akılla izahı mümkün değildir. Hiçbir mantıkla da bağdaşmamaktadır. Dünyada böyle bir muhasebe, muhakeme ve mülahaza yoktur. Böyle bir yaklaşımın kabul edileceğini düşünmek bile boş bir hayalden ibarettir.”
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Türkiye’yi adeta sahillerine hapseden akıl ve mantık dışı ‘sözde’ Sevilla haritasını dayatmanın iyi komşulukla, hukukla, müttefiklikle, hakça tutumla açıklanmasının mümkün olmadığını ifade etti.
Meşruiyetin, hiçbir şekilde hak ve hukuk gasbedilerek, çiğnenerek sağlanamayacağını vurgulayan Bakan Akar, şöyle devam etti:
“Modern zamanlarda ülkelerarası bu tür anlaşmazlıklarda diyalog, sorunların çözümünde temel araç olmalıdır. Türkiye’nin uluslararası hukuka uygun olarak akdettiği anlaşmaları sorgulamak yerine, sorumlu, sağduyulu, gerçekçi bir bakış sergilemek, sorunların çözümüne çok daha fazla katkı sağlayacaktır. Bütün bunlara rağmen, aklıselimin galip geleceğine inanmak istiyoruz. Sahada ve masada uluslararası hukuktan, iyi komşuluk ilişkileri ve diyalogdan yanayız. Biz diyalogla bütün problemlerin çözülmesi taraftarıyız. Bu konuda uluslararası hukuka uygun, barışçıl yöntemlerle siyasi çözümlere ulaşmayı arzu ediyoruz.”
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, anlaşmalara, sözleşmelere, mutabakatlara sadık kalmak demenin bir zafiyet olmadığını belirterek, “Biz, Kıbrıslı kardeşlerimizin hakkını, kendi hakkımızı, hukukumuzu korumak ve kollamak için her türlü mücadeleyi yapmaya da hazırız. Bunu söylemek de tehdit anlamına gelmemelidir. Herkesin bunu bilmesini istiyoruz. Dost ve müttefiklerimizden beklentimiz; Ege ve Akdeniz’deki sorunlar bağlamında Yunanistan’ın uygulama ve iddialarını akıl, bilim ve objektif kriterler ışığında değerlendirmeleri, Türkiye’nin haklı, hukuka ve tarihi sürece uygun, mantıklı, makul, medeni yaklaşımını da görmeleridir. Bilinmelidir ki denizlerimiz, mavi vatanımızdır. Her damlası değerlidir. Mavi vatanımızdaki hak, alaka ve menfaatlerimizi bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da korumakta kararlıyız, azimliyiz ve buna da muktediriz” diye konuştu. (DHA)
GÜNÜN ÖNEMLİ HABERLERİ
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.